DEM Parti Kadın Meclisi: Rojin Kabaiş’in ölümü, münferit değil (video) Iğdır’da “Rojin Kabaiş’e adalet” talebiyle eylem yapıldı. DEM Parti Kadın ...           • Saadet Partisi GİK Üyesi Çebi ve il başkanlarından gazetemize ziyaret Saadet Partisi GİK Üyesi Ümit Çebi İle Kars ve Iğdır İl Başkanlarından Gazetemize...           • ADD'den Numan Kurtulmuş'un ‘Kürtçe’ Şiirine Suç Duyurusu Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD), TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un Dicle ...           • 16 Barodan Rojin Kabaiş İçin Açıklama Rojin Kabaiş dosyasına dair açıklama yapan 16 baro, dosyanın takipçisi olacaklarını ...           • Yasemin Sungur, Atatürk’ün sesini bugünün çocuklarına ulaştırıyor Elma çocuk’tan cumhuriyet’in 102. Yılına özel bir kitap: “Atatü...           • Kadın Hakları Komisyonundan Rojin Kabaiş İçin Adalet Talebi (video) Iğdır Barosu Kadın Hakları Komisyonundan Rojin Kabaiş için adalet çağrısı Iğdır Bar...           • Iğdır Üniversitesi Ziraat Fakültesinde Dekanlık devir teslim töreni Iğdır Üniversitesi Ziraat Fakültesine dekan olarak atanan Prof. Dr. İsa Özaydın g&o...           • Aliyev, Ermenistan İle Ticaret Sınırlamasını Kaldırdı Astana’da açıklama yapan Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, “Azerbaycan, Er...           • Ünlendi Barajı Yükseliyor (video) Tarım ve Orman Bakanlığı Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü, tarımda moder...           • İçişleri Bakanlığından 9 İl İçin 'Sarı' Kodlu Uyarı İçişleri Bakanlığı, bu gece ve yarın beklenen gök gürültülü sağana...           
Site İçi Arama
Haber Arşiv
     
Facebook

Son Videolar

Kadınlardan Rojin Açıklaması
287 İzlenme, 0 Yorum

Rojin Kabaiş İçin Adalet
331 İzlenme, 0 Yorum

Ünlendi Barajı Yükseliyor
341 İzlenme, 0 Yorum

Telefoncu Esnafı Zorda
384 İzlenme, 0 Yorum

Suat Kılıç Iğdır'ı Konuştu
436 İzlenme, 0 Yorum

CHP'den Boş Tencere Eylemi
438 İzlenme, 0 Yorum

Muhabir Gözaltısına Tepki
483 İzlenme, 0 Yorum

Eylül 2025 Asayiş Verileri
496 İzlenme, 0 Yorum

Iğdır'ın Sorunlarını Anlattı
498 İzlenme, 0 Yorum

Esnaftan Belediyeye Tepki
539 İzlenme, 0 Yorum

Minik Kalplerden Büyük Sevgi
500 İzlenme, 0 Yorum

Yeşilay: Bağımlılıkla Mücadele
958 İzlenme, 0 Yorum

Serhat, Müzik Sevgisi Aşılıyor
988 İzlenme, 0 Yorum

Dengbejlik Düşünce Otağındaydı
1304 İzlenme, 0 Yorum

Iğdır'da 9 Ekim Protestosu
1983 İzlenme, 0 Yorum
İstatistikler
Toplam: 3497902
Aktif: 78
Bugün: 4001
Dün: 4392

Barış Cesur İnsanların İşidir - Yusuf YILDIRIM Em.İl.Trm.Mdr.

Barış Cesur İnsanların İşidir

Yazar: Yusuf YILDIRIM Em.İl.Trm.Mdr. |  Tarih: 22 / 10 / 2025 |  Yazı Okunma: 186


Huzur istiyorsan, bunu arkadaşlarınla değil düşmanlarınla konuş.

Desmond Tutu

Cesur insanlar, barış uğruna affetmekten korkmazlar.      

Nelson Mandela

Bundan bir yıl önce, sayın Devlet Bahçeli barış elini uzatarak bir barış süreci başlattı. Ancak toplumun büyük bir kısmı bu sürece temkinli yaklaşıyor ve başarı ile biteceğine inanmıyor.Çünkü geçmiş deneyler ve yönetenlerin davranışı pek umut vermiyor.Buna rağmen umudumuzu canlı tutmalıyız,kaybetmemeliyiz.Umut güvensizliğe  ve belirsizliğe katlanabilmektir.Barış bir umut meselesidir,barış ortak iyiye ,güzele yönelmektir.

Yüzyıllık bir sorunu çözmek zordur ama  imkansız  değildir. Mesele, sorunu görmeyenlerdir, kiminle savaştık ne barışı diyenlerdir. Cevap çok basit; Türkler ne kadar Türk olma hakkına sahipse, Kürtler de o kadar Kürt olmak istiyorlar. Daha doğrusu herkes kendi olmalıdır. Bunlar her sistemde mümkün olabilir, ulus devlet diyenler hiç endişe etmesinler.

İnsanların kendi dillerini kullanması başka dilleri zayıflatmaz, insanların yerelde söz sahibi olması merkezi sistemi yok etmez. Asıl sorun sistemin teklik üzerine kurulmuş olmasıdır,diğerlerinin inkar ve yokluğudur.Sorun bir güvenlik sorunuymuş  gibi bir devlet bakışı vardır.Kürt sorunu, bir insan hakları sorunu, bir demokrasi sorunudur.

Yıllarca hep düşmanlık tohumlarını ekmişiz. Toplumu ayrıştırmışız, kimine vatan haini,kimine ajan,komünist, dinsiz demişiz.Bu ülkede, işkenceci Esat Oktay Yıldıranı ,jitemi, beyaz torosları  öve öve bitiremeyenler ve gözdağı verenler var. Bu yöndeki duygularımız aklımızı, irademizi esir almıştır.Bu şekilde toplumsal güveni çökertmişiz.Her şeyden önce  kendi içimizdeki kötülüklerle kendi terörümüzle  yüzleşmeliyiz. Anne acısının ırkı,dini olmaz.Bundan dolayı barışa biraz da hazırlıksız yakalanmışız. Kendisiyle yüzleşmeyen kişi veya toplum hep düşmanı görürse ve orada hep kötülük ararsa  uzlaşma  ve güven dolayısıyla barış zor olur.Ama en çok barış için umuda ihtiyaç vardır. Umut hiçbir zaman ölmez.

Bu süreçte mutlaka demokratik zemin oluşmalı. Ama yönetenler bu konuda siyaset üretemiyorlar  ve bu konuda hareketsizler.Kürtler süreci heyecanla takip ediyorlar,ama diğer kesimler pek takip etmiyorlar,pek çok şeyden haberleri yoktur.Kürtler ,Türkiye ye demokrasi getirecekler,çünkü çok acı çekmişler,aşağılanmışlar,sürgün yemişler.kıyıma uğramışlar, bu nedenle demokrasiye susamışlar. Kürt halkı bu süreci destekliyor ama temkinlidir, çünkü geçmişte barış deyip savaş başlatan bir devlet vardır.

Sürece özen gösteriliyor,ortaklaşma var,büyük risklere karşı bir ortaklaşma var, ama çok zayıf, hassasiyet gerekli.Demokratik toplum paradigmasının içi nasıl doldurulacak ?Kürt kimliği sorunu,dil meselesi,Kürt sorununu derinleştiren yasalar,ceza kanunu öncelikli konular.Ceza evleri siyasilerle dolu,uluslar arası yasalara aykırılık orta yerde duruyor.Kürt sorunu önündeki yasalar mutlaka değişmelidir. Silah bırakan insanlar ne olacak,bu konuda  somut adım atılmalı ve yasal altyapı oluşturulmalıdır.

Öcalan, 1990 yılından beri devlet ile görüşüyor ve barış istediği için, Kürtler  Öcalan’a güveniyor. Davayı silahlı mücadeleden hukuk ve siyasi alana taşıyarak ;Kürt halkına yeni bir rota çizdi.Çünkü Kürtler barış istiyor.Süreç Kürtler ile devlet arasında yürüyor ve devlet adına ,Bahçeli konuşuyor.Erdoğan, sürece iktidarın bakası açısından bakıyor.Çözüm sürerci ile ,Erdoğan’ın geleceği arasında  bağlantı kuruluyor ve bu kullanılıyor.CHP ye karşı alınan tavır çok yanlış,CHP  sürece  olumlu bakıyor. Süreç iktidar tarafından bir fırsata çevrilmek isteniyor. Önemli olan bu sürecin koltuklara endeksli olmamasıdır.

Süreç hızla devam etmezse ,karşı olanlar güç kazanır ve süreç işlevsiz kalır. TV ve gazetelerde, bu süreç bitsin diye yaygara koparanlar vardır.Siyasi manevralar kıran kırana,sanki bazı kişiler bu işle görevlendirilmiş gibi.  Bu süreci istemeyen ve baltalayanlar çok.Süreç karşıtlığını  köpürtmeye  başladılar, bunlar eşit yurttaşlıktan korkuyorlar.Mecliste hakarete  varan saldırganlık devam ediyor.Sorun çözülürse  yurt içinde ve  yurt dışında ekmeklerinden olacaklar endişe duyuyorlar.Bu süreçte baş müzakereci Öcalan dır, buna göre müzakere koşulları oluşmalıdır.Çözüm isteniyorsa,Cumhurbaşkanı, Bahçeli ve Genel kurmay başkanı, özel bir yerde  Öcalan ile görüşmeliler. Ortak bir gelecek bunu gerektirir.Bahçeli, Öcalan gelsin mecliste DEM gurubunda konuşsun diyorsa neden geniş kapsamlı görüşmeler olmasın.

TBMM çatısı altında bir komisyon kuruldu, bu çok önemli.Komisyon gerekli dinlemeleri de yaptı bu da önemli, ama adeta dinleme merkezi olmuş ha bire dinliyor bir türlü sadede gelmiyor.Önemli olan yasal düzenlemelerdir.

Suriyedeki gelişmelerin bu sürecin önüne konması çok yanlış bir tavırdır.Süreci ciddiye almamaktır.DSG silah bıraksın, cihatçılarla birleşsin demek süreci çok yanlış ve süreci baltalar.Kürtler ve demokratik güçler,kadınları içeri tıkan, sokağa çıkmayı yasaklayan selefi anlayışa  teslim olmamalı.Suriyede ihvancılık,İslami hareket kaybetmiştir,kazanan demokratik güçler ve Kürtlerdir.Cihatçılar,Alevi ve Durzilere yaptıklarını ,Kürtlere yapmak istediler, ama baskı karşısında geri adım atılar.Şexmeqsud ve Eşrefiye ye saldırdılar, ama darbe yediler.Peki bu durumda Kürtler nasıl silah bırakabilir.

Türkiye, Suriye politikasını gözden geçirmelidir. SDG nin silahları ülkemize dönmez.Kürtler kendi güvenliklerini düşünüyorlar. Suriye ye ulus devlet olmayı dayatıyorlar, oysa bu Suriye’nin sosyolojik gerçekliğine aykırıdır.Doğal olan ademi merkeziyetçi bir oluşumdur.

Silahların susması , kavganın sona ermesi ve ateşkesler barış demek değildir.Barış kültürü başka bir şeydir.Bizde bu kültür eksiktir.Barış yepyeni bir başlangıçtır.Barış toplumsal ilişkilerin yeniden kurulmasıdır.Birbirimizi anlamamızdır,acıları ortaklaştırmaktır.Barış için,birey ve toplum , yerleşik ister ideolojik ister dinsel tutumlarını değiştirmeleri ve  radikal tutumlardan kurtulmaları gerekir.Açıklık ve yüzleşme gerekir ve toplumun her kesimi buna katılmalı ve benimsemelidir.

Barış sadece politik bir olay değil insanların içindeki “Öteki” imgelerin yeniden düzenlenmesidir.Bu coğrafyada  barışın olması için insanların içindeki düşman imgelerin barışçı bir duruma dönüşmesi gerekir.Barışta asıl mesele yeni bir toplum modelinin oluşup oluşmayacağıdır,yoksa çabalar boşa gider. Çünkü mevcut toplum modeli ve koşullar , savaş nedenlerini üretmektedir.Eski durumu sürdürmek daha çok zulüm getirir.

Bu süreç sağlıklı yürürse hukuk ve demokrasi getirir. İktidar mutlaka siyasi destek sağlamalıdır. Siyasi önderlik kararlılık demektir. Yoksa bu iş yürümez. Barış bir zorunluluktur başka çare yoktur.

11:43




Paylaş: Facebook  Twitter  Stumbleupon  Delicious  Google
Yazarın diğer yazıları
Henüz yorum bulunmamaktadır. İlk yorumu siz yapabilirsiniz.

Ad, Soyad *
E-Mail *
Kalan karekter sayısı:
Yorum *
Güvenlik kodunu giriniz:
captcha
*
(* Doldurulması zorunlu alanlar)

Köşe Yazıları
Paylaş
Facebook  Twitter  Stumbleupon  Delicious  Google
Fotoğraf Galerisi
Iğdır Resmi Siteler
Gazeteler

Sitemizdeki yazı, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz veya Kaynak gösterilmeden kullanılamaz.

İçerik Rss - Haberler Rss

Tasarım ve Programlama: Iğdır Doğuş Gazetesi